Çiğdem AKÇA

Ana Sayfa | Haberler | Yeni | İletişim
  
    

DP nereye gidiyor?



Demokrat Parti nereye gidiyor?

Nereye gitmeli, nasıl toparlanmalı…

Demokrat Parti, Adalet ve Kalkınma Partsinin tek alternatifidir. Misyonu ve vizyonu ile her zaman ülkeyi yönetmeye hazırdır. Yetiştirdiği devlet adamlarıyla her zaman ülkede köklü atılımlar yapmış, iç ve dış politikalarıyla her zaman ülke çıkarını 1.sırada tutan devlet adamı anlayışıyla ülkeyi yönetmiştir.

2011 seçimlerinde tarihinin en kötü sonucunu alan DP'de “Olağan Üstü Kurultay”a gitmek, yeniden toparlanma açısından çok önemli...

Derhal, genel seçimlere DYP olarak giren partimizin bir bölümünü oluşturan dava arkadaşlarımızla da bir araya gelmek için ne gerekiyorsa yapılmalı... Bu birleşme ile tekrar DYP adını alabileceğimiz gibi aynı zamanda oylarımızın bölünmesini de önleyebiliriz. Gidilecek kurultayda DYP, DP ve ANAP dengesi öyle güzel kurulmalı ki, DEMOKRAT PARTİ adeta ANKA KUŞU gibi küllerinden yeniden doğmalı. Tüm pervaneleri kendine çeken güçlü ışıklar gibi, işte oyumu vereceğim parti bu dedirtebilmeli.

Önümüzde yapılacak il ve ilçe kongrelerinde de mutlaka bu dengeye önem verilmeli. Artık eski anlayışla hiçbir şeyin yürümeyeceğinin farkında olarak, BEN değil BİZ diyen anlayışın geçerli olması sağlamalı.

Tecrübe ve gençliğin enerjik gücünü kaynaştırmalı, kadın ve gençliğin yönetimlerde etkinliğini arttırmalı.

Mutlaka her ilde veya yakın birkaç ili kapsayacak şekilde, genel başkan yardımcılarının da katılacağı basına kapalı divan yapılarak herkezin öz eleştiri yapabilmesinin önü açılmalıdır.

”YETER SÖZ MİLLETİNDİR”, ”KONUŞAN TÜRKİYE”gibi sloganları olan bir partide böyle zamanlarda gerçek partililerin görüş ve önerilerini almak çok faydalı olacaktır.

İnsanların görüşlerini konuşabilmesi çok önemlidir,yapıcı eleştiri her zaman fayda getirir. Eğer amacımız gerçekten yeniden ülke gündeminde yer almak,hükümet olmaksa kaybettiğimiz bütün üyelerimizi yeniden kazanmalıyız. Bunu yapmakta ancak onlara ve düşüncelerine önem verdiğinizi gösterebilmekten geçer.

Eski ve görevdeki genel başkanlarımızı eleştirmekten ve yıpratıcı konuşmalardan özenle kaçınmalıyız. Çünkü bu bir yerde aile büyüklerinizi eleştirmeye, rencide etmeye benziyor. Hepside değerli insanlar olarak başımızda başarı kazanabilmek için mücadele verdiler, eğer başarılı olmadıksa bu yalnız onların değil tüm teşkilatın hatasının sonucudur. Ülke konjektürününde getirdiği faktörler, bu neticeye sebep olmuştur. Diyerek, önce iğneyi kendimize batırmayı öğrenmeliyiz.

UNUTMAYIN, İŞ BİLENİN KILIÇ KULLANANINDIR!

UMUT HER ZAMAN VARDIR, AMA DOĞRU ADIMLAR ATARAK HEDEFE ULAŞILABİLİR...


Bu yazıyı paylaş: